Oyun dünyasında büyük ses getiren oyunlardan birisi şüphesiz Dead Space’dir. İçine çeken korku dolu atmosferi sayesinde oyuncular tarafında ciddi anlamda beğeni toplan bu oyun ilk olarak 2008 yılında piyasaya giriş yaptı. Oyun o kadar çok beğenildi ki ikinci ve üçüncü oyunlar da birkaç yıl içerisinde piyasaya girdi. Ama bu oyunun fanlarına yetmedi. Çünkü ilk oyunun tadı diğerlerinde tam olarak yoktu ve ilk oyun günümüz teknolojisinde tekrar elden geçirilmeliydi. Öyle de oldu, Electronic Arts ve Motive işbirliği ile Dead Space Remake 2023’ün Ocak ayının sonunda piyasaya çıktı. Ben de bugün sizlere Dead Space Remake inceleme notlarımı paylaşacağım.
İçindekiler
Dead Space Remake inceleme içeriğine başlamadan önce her zaman olduğu gibi hatırlatmamı yapayım. MagniGame’de okuyacağınız oyun inceleme içeriklerinde spoiler vermiyorum. Eğer ki zoraki bir durum olursa da açılır sekme kullanıyorum ki okumak istemeyenler bir alt paragrafa geçerek devam edebilsinler. Hatırlatmamı da yaptıktan sonra Dead Space Remake inceleme içeriğine başlayabilirim.
Macera Yeniden Başlıyor
İncelemesini yaptığımız Dead Space Remake bir “yeniden yapım oyunu” olduğu için hikaye eskisinden çok farklı değil. İlk oyunu oynamayanlar için hikayesinden biraz bahsedelim. Oyunu daha önceden oynamış olanlar da okumaya devam edebilir. Çünkü bazı ara yerlerde Remake’e dahil edilmiş olan unsurlara da değineceğim.
USG Ishimura isimli bir maden gemisi Concordance Extraction Corporation (CEC) isimli firmaya bir acil durum sinyali gönderiyor. Firmada da bizim gemimiz olan USG Kellion’ı araştırmak için görevlendiriyor. Biz de Kellion’da mühendis olarak görev alan Isaac Clarke isimli karakteri canlandırıyoruz. Gemimiz Ishimura’ya ulaştığında tam kenetlenmeye çalışırken bir kaza yaşıyor ve gemimiz ciddi bir hasar arıyor. Bir yandan geri dönme planları yapan ekip bir yandan da kendilerine saldıran Necromorph’larla savaşmaya başlar. Bu saldırı esnasında gemide sadece karakterimiz Clarke, Hammond ve Daniels sağ çıkar. Diğer herkes öldürülür.
Zach Hammond geminin kıdemli güvenlik personelidir. Tam bir görev adamı. Kendisi Ishimura’nın yakınlarda bulunan bir asteroid takımından kaynaklı ana sistemlerinin bozulduğunu fark eder ve bizi onarmak için Ishimura’ya gönderir. Bu arada Zach Hammond karakteri ile ilgili ek bir bilgi geçelim, ilk oyunda kendisini 300 Spartalı filminden tanıdığımız Peter Mensah seslendirmişti. Fakat bu oyunda kendisini Anthony Alabi seslendirmiş. Bu arada her ki oyunda da seslendiren kişinin karakteri oyuna aktarılmıştır. Her neyse biz Clarke ile devam edelim.
Zach’in görevlendirmesini kabul eden Clarke gemide araştırmaya çıkar ve burada bulunan mürettebatın bazı zihinsel problemler yaşadığını fark eder. Yaptığı araştırmalar sonrasında da bunun sebebinin The Marker’ın Aegis VII’den güverteye taşınmasından kaynaklı olduğunu öğrenir. Akabinde de bu zihinsel problemlerle beraber Necromorph’lar ortaya çıkıyor ve gemi mürettebatını öldürüp onların da dönüşmesini sağlıyor. Yani birken bin oluyorlar. İşte USG Ishimura’daki hikaye böyle başlıyor ve sonrasında birçok olay ortaya çıkıyor. Fakat Dead Space Remake incelemesi içerisinde daha fazla hikaye detayına girmek istemiyorum. Bu bir “Remake” oyunu olduğu için daha çok iki oyun arasındaki farklara, oyunculara sunduğu yeniliklere.
Köklere Sadık Bir Remake Oyunu
Dead Space Remake inceleme içeriğinde altına imzamı atabileceğim en iyi madde aslında kökenlere bağlılık konusu olabilir. Çünkü biliyorsunuz oyun dünyasında firmalar bir çıkmaza girdiğinde “Abi elimizde şu vardı, hani çok tutmuştu. Onu yeniden mi düzenlesek?” diye düşünüyorlar fakat sonuç genelde oyuncuların istediği gibi olmuyor.
Dead Space Remake de ilk duyurulduğunda oyuncular arasında bir heyecan uyandırdı. Ama aynı zamanda kafalarda soru işaretlerinin oluşmasına da neden oldu. Çünkü “remake” denildiği zaman geçmişe olan bağlılık zedelenme riskine giriyor. Fakat oyunun yapımcısı olan Motive firmasının özetle “Valla tahmin ettiğiniz gibi değil, köklerimize sadık kaldık.” demesi süreklere bir parça su serpti. Ben de bu kişilerden birisiydim ve oyunu sadece birkaç saat oynadıktan sonra korkularımın çok yersiz olduğuna karar verdim. Hatta bu oyunu oynarken “Acaba Dead Space 2 Remake de gelir mi?” diye düşünmedim değil.
Grafiklerde Muazzam Geliştirmeler Var
Oyun yeniden yapım olunca tabi ki ilk çıkış yılına göre çok daha iyi grafiklere sahip olmak zorunda. Nitekim oyunun geliştiricisi Motive Studio’da Dead Space Remake için cidden kolları baya güzel sıvamış. Grafikler günümüz teknolojisinin şartlarına göre daha da iyi duruma getirilmiş. Hatta bunu bir tık daha iyi bir duruma getirmişler. Dead Space Remake inceleme içeriğinin başında da dediğim gibi bazı eklemeler de yapmışlar.
Eğer ki ilk oyunu 2008 yılında çıktığında oynadıysanız muhtemelen grafiklerden çok etkilenmişsinizdir. Zaten 2008 yılında piyasaya çıkan GTA IV, Far Cry 2, Need for Speed Undercover gibi oyunlardan hangisinin grafikleri dönemin şartlarına göre iyi değildi ki? Her neyse, Dead Space’e geri dönelim. İşte o dönemde bizi etkileyen grafiklerle Dead Space Remake’i karşılaştırınca eski oyun sanki dandik bir kopya gibi geliyor insanın gözüne. Ama bana kalırsa grafik iyileştirmelerinden çok yapılan yenilikler biraz daha etkileyici.
Mesela USG Ishimura gemisi sadece görsel anlamda elden geçmemiş. Tasarım olarak da değişmiş. Yeniden tasarlanmış ve bu yeni USG Ishimura asla ilk oyundaki gemiyi aratmıyor. Yeni Ishimura gemisi oyuncuyu oyunun içinde daha çok tutmayı hedeflemiş çünkü oyunu oynarken gemiyi keşfetmeye doğru yöneltiliyorsunuz. Bu noktada küçük bir spoiler olacak, okumak isteyenler aşağıdaki sekmenin sol yanındaki ok tuşuna tıklasın. Okumak istemeyenler de bir sonraki paragrafa geçebilirler.
DİKKAT: BU BOLÜM SPOILER İÇERİR! OKUMAK İÇİN YANDAKİ OK TUŞUNA TIKLAYIN.
Oyunda Ishimura içerisinde keşfe çıktığınız zaman bir tramvay hattını bulabilirsiniz. Bu tramvay hattı Ishimura’nın bazı bölgelerini birbirine bağlıyor. Yani tramvayı kullanarak ileri ve geri gidebiliyorsunuz. Ama az önce de dediğim gibi önce bu istasyonları tek tek keşfetmeniz gerekiyor. Buna ek olarak mühendislik bölümü ile hangar arasında yerçekimsiz bir ortam bulunuyor. Burası aslında yeni eklenmiş bir kestirme. Önceki oyunda yerçekimsiz ortamlarda sadece zıplayabiliyorduk, bu oyunda ise daha rahat bir şekilde kontrol ederek ilerleyebiliyoruz.
Normalde zombili oyunlarda ve bu tarz yaratıklı oyunlar bildiğiniz üzere düşmanın kafasına ateş etmeniz gerekiyor. Dead Space 2008 yılında piyasaya çıktığında kafalardan çok uzuvları koparma konusunda bizi yönlendirdi ve bu güzel bir hamleydi. Remake oyununda da durum aynı. Fakat koparmış olduğumuz uzuvlarda resmen derisinden içerideki kaslara kadar tüm detaylar tek tek işlenmiş ve tam bir görsel şölen oluşturmuş.
Oyun Mekanikleri Ne Durumda?
Dead Space remake incelemesine oyun mekanikleri ile devam edelim. Az önce de söylediğim gibi ilk oyundaki gibi yaratıkların uzuvlarını kopartmaya çalışıyoruz ama yaratıklar konusunda bazı güncellemeler var. Mesela Slasher gibi düşmanların asit tüküren çeşitleri artık daha çok karşımıza çıkıyor. Aslında ben oyun genelinde çok gergindim ama beni asıl geren faktör iste Twitcher oldu. İlk oyundan tanıdığımız Twitcher zaten kıpır kıpır bir yaratıktı. Yeniden düzenleme ile daha da bir çevik duruma sokulmuş. Daha atletik. Bu yaratık ile savaşırken özellikle Statis konusunda ciddi sıkıntılar çekebilirsiniz.
Oynanışı zorlaştıran ama bir o kadar da keyiflendiren diğer faktör ise yaratıkların artık daha çok katmana sahip olmaları. Katman sayısı arttıkça tasarım açısında daha iğrenç bir hal almış ama bunun yanında öldürmek de zorlaşmış. Ayrıca oyunda yaratıkların nereden ne zaman geleceğini de kestiremiyorsunuz. Yani bir sahnede normal şartlarda iyi bir oyuncuysanız “Şimdi bir şeyler olacak, hemen hazırlık yapmam gerek.” diyerek kendinizi güvene alabilirsiniz ama Dead Space Remake resmen size “çok beklersin” diyor. Yaptığınız tüm hazırlıklar çöpe gitmiş oluyor. Bence bu da oyun keyfini arttırmış.
Genel anlamda oyunun oynanış mekanikleri iyi. Ben hem gamepad ile hem de klavye&mouse ile denedim. Açıkçası tam bir gamepad oyunu olmasına rağmen ben klavye mouse ile oynamayı tercih ettim. Alışkanlıklar kolay kolay bırakılmıyor tabi.
Isaac Clarke Konuşabiliyormuş!
Dead Space Remake incelemesine çok memnun olduğum bir konu ile devam edeceğim. Başında da söyledik, oyundaki ana karakterimizin adı Isaac Clarke ve kendisi ilk oyunda tam bir ketumdu. Ekip arkadaşları bir şey söylediğinde dilini yutmuş gibi kafa sallıyordu. Bu aslında ilk oyun zamanında çok fazla göze batmayan bir detaydı. Ama Dead Space sonrasında çıkan yapımlarda konuşan karakterleri gördükçe Clarke’ın konuşma konusundaki eksikliği hissedilmeye başlandı.
Yeniden yapım ile birlikte sonunda Isaac Clarke konuşmaya başlıyor. Aslında ikinci ve üçüncü oyunda konuşuyordu, bu suskunluk yemini resmen ilk oyuna özeldi. Bu arada ikinci ve üçüncü oyunlarda kendisini Gunner Wright seslendiriyordu. Yeni oyunda da kendisini kadroya eklemişler.
Şimdi bu noktada da kafalarsa soru işareti olabilir. Isaac Clarke’ın ne kadar konuştuğu da önemli. Hemen söyleyeyim. Ubisoft oyunlarındaki kötü karakterler kadar çenesi düşük değil. Uncharted oyunundan tanıdığımız Nathen Drake kadar da boş yapmıyor. Hatta God of War serisinden tanıdığımız Kratos kadar da suskun değil. Tam kıvamında olmuş yani. Hatta oyunda bizi yönlendiren Zack Hammond ile olan diyalogları da oldukça iyi.
Sonuç Olarak
Dead Space Remake incelemesinin sonuna geldik, artık toparlayalım. 2008 yılında çıkan oyun bugün bile hala kendisini oynatırken remake versiyonunun piyasaya çıkması gerçekten çok iyi oldu. Çünkü eminim ki bu oyunu seven ne kadar oyunca varsa benim gibi birkaç kez zaten oynamıştır. Ama remake versiyonu gerek görsel açıdan gerek oynanış açısından gerekse yenilikleri açısından harika olmuş. Yani karşımızda sanki yeniden yapım bir oyun yok da yeni bir oyun var.
Geçtiğimiz senenin sonunda piyasaya çıkan ve Dead Space’e alternatif olarak gösterilen The Callisto Protocol oyununu hatırlarsınız. İnceleme içeriğinde de uzun uzun bahsettim aslında ama burada kısaca yazayım. The Callisto Protocol görsel açıdan gayet güzel olmasına rağmen kalite olarak Dead Space’in yanından bile geçemezdi. Zaten normal şartlarda The Callisto Protocol’de Ocak 2023 tarihinde piyasaya çıkacaktı ama bir anda tarihi öne çektiler. Çünkü Dead Space ile aynı zamanda piyasaya girmek büyük risk olurdu. Onlarda satışları olumsuz etkilememek adına önce çıkardılar. İyi ki de öyle yapmışlar çünkü asla Dead Space ile boy ölçüşemez. Dead Space Remake incelemesinin genelinden de anlayacağınız üzere The Callisto Protocol’de kötü olan ne varsa bu oyunda bin kat iyisi olarak karşımıza çıkıyor.
Aslında Dead Space Remake ucuz bir oyun değil. Biz bu içeriği yayınladığımız tarihte 999,99 TL’den Steam üzerinde satılıyordu. İlk oyun ise (2008 yılında çıkan) 129,00 TL’lik bir fiyat etiketine sahip. Ama şunu söyleyebilirim ki bütçeniz uygunsa almakta tereddüt etmeyin. Şu anda çakma gibi gelen ilk oyun bile senelerce birkaç kez kendisini oynatıyorsa bu oyunda illa ki oynatacaktır.
Bunların haricinde Dead Space Remake incelemesi için artı yönleri açısından yapılan iyileştirmeler ve neredeyse kusursuz olan grafikleri ilk sıraya koyarım. Isaac Clarke’ın konuşması da hoş bir detay olmuş. Silahların çeşitli olması, necromorph’ların nereden geleceğinin belli olmaması da oyun zevkini olumlu yönde arttıran artı puanlar. Eksi yanı olarak şimdilik yaşana FPS düşüklüklerini söyleyebilirim. Yani fazlası çok, eksiği az. Bunları da söyledikten sonra geçelim Dead Space Remake inceleme puanlarına.