The Callisto Protocol İnceleme – 2023

Oyun dünyasının sevilen oyunlarından birisi olan Dead Space‘in fikir babası yeni bir oyun üzerine çalıştığını belirttiği günden beri bu oyunu heyecanla bekliyordum. Zaten heyecanla beklediğimi de Yakında Çıkacak Oyunlar isimli içerikte de belirtmiştim. Sonunda beklenen an geldi ve The Callisto Protocol piyasaya giriş yaptı. The Callisto Protocol inceleme içeriğini sizlere yazabilmek için yaklaşık 3-4 saat oyunu oynadım. Merak etmeyin, spoiler vermeden genel hatları ile devam edeceğim ki bu oyunu satın almak isteyenler için sürprizi kaçmasın.

Normalde oyun incelemelerini yazmak için önce oynarım, sonra aklımda kalanları buraya aktarırım. Ama bu oyunda farklı bir şey yaptım ve oyunla beraber sayfalarca not aldım. Bunu oyunu övmek için söylemiyorum. Size bir şeyleri eksiksiz olarak aktarmak istedim. Ama yalan yok, oyunu beğendim. Buna rağmen The Callisto Protocol incelemesi içerisinde eleştirdiğim noktaları da göreceksiniz.

Bu arada The Callisto Protocol incelemesine başlamadan önce sizlere bir şeyden bahsetmek istiyorum. Oyunların incelemesini yapabilmek için en az birkaç saat oynamamız gerekiyor. O nedenle çıkış tarihinden itibaren birkaç günlük süreye ihtiyacımız oluyor. Bununla beraber bir ay boyunca hangi içerikleri yazıp paylaşacağımızı da ay başında çoktan belirlemiş oluyoruz. Fakat buna rağmen incelemesini yapmamızı istediğiniz bir oyun ya da donanım varsa info@magnigame.com adresine mail gönderecek taleplerinizi iletebilirsiniz. Takvim müsaitliği doğrultusunda mutlaka onları da ekleriz. Bunu da belirttikten sonra şimdi hazırsanız The Callisto Protocol incelemesine başlayalım.

The Callisto Protocol İnceleme

2320 Yılında Mahpus Edildik!

Gerçek hayatta çekmediğimiz çile kalmamış gibi bir de gelecekte acı çekiyoruz. The Callisto Protocol oyununda 2320 yılında oyuna başlıyoruz. Karakterimizin adı Jacob Lee. Kendisine gerçek hayatta özellikle Transformers filminden tanıdığımız Josh Duhamel hayat veriyor. Her neyse, 2320 yılında Jacob ve arkadaşı Max son bir iş için beraber çalışırken bulundukları gemi bir anda saldırıya uğruyor. Saldırıdan bir şekilde kurtulmayı başaran Jacob ve Max’in gemisi hasar alıyor ve düşmeye başlıyor. Düşüş yaşandıktan sonra Jacob Max’in öldüğünü görüyor. Evet, The Callisto Protocol incelemesine biz de bir ölüm haberiyle başlamak istemezdik ama maalesef ki öyle oluyor.

Max ölmeden önce Jacob ile sohbet ederken Jacob “Bak bu son işimiz bundan sonra çalışmak zorunda değiliz” falan diyor. Çok ucu açık olan bir cümle, açıkçası ben oyunun ilerleyen bölümlerinde buraya işaret eden noktaların olacağını düşünüyorum.

Gemi yere çakıldıktan sonra bir güvenlik görevlisi ile robot arkadaşları geliyor. Zannediyoruz ki bizi kurtaracaklar. Hayır efendim, tutuklanıyoruz! Üstelik bize saldıran kızla beraber. 2320 yılında Allah’ın unuttuğu bir gezegende son işimizi yaparken resmen başımıza iş alıyoruz ve mahpus damlarına götürülüyoruz.

Black Iron Hapishanesine Hoş Geldiniz

Yolda giderken güvenlik abi bizimle ileri geri konuşurken bir anda karşımıza G.O.R.A filminde duşta yıkanan Arif’in karşısına çıkan Garavel Usta gibi bir abi hologramla beliriyor. Daha ne oldu demeye varmadan kendisini tanıtıyor. Adı Warden Cole, kendisi Black Iron Hapishanesinin yetkilisi. “Vay efendim burada kalacaksınız, işte burası çok güvenlikli, hem burası sizin için yeni bir hayat olacak” diye zırvalıyor. Akabinde bizi hapishaneye götüren yetkili abi bizi hapishanedeki doktora teslim ediyor.

Doktor sağlık kontrolünden geçirecek herhalde diye düşünürken bir anda ensemize bir şey monte ediyorlar. Matrix gibi değil mi? Hemen bu noktada The Callipso Protocol incelemesindeki ilk eleştirimi yapayım. Bu kısım çok klişe olmuş. Yani tamam yakalandık, hapishaneye getirildik, gelecekteyiz falan ama neden daha bismillah demeden ensemize bir şey takılıyor? Pek hoşuma gitmedi bu detay. Ama sonrasında o ensemize takılan icadın oyun içerisinde kendimize ait olan sağlık barı olduğunu görünce de iyi fikir dedim. Ama bu yine de enseye bir şey takma fikrinin klişe olmadığı anlamına gelmez.

Enseye takılan çipten sonra karakterimiz Jacob “Aaaay bana bir şeyler oluyor komşular yetişin!” dercesine kendinden geçiyor ve kalbi duruyor. Merak etmeyin, Jacob ana karakter o yüzden hemen ölmez. Veriyorlar elektro şoku hemen toparlıyor.

the callisto protocol türkçe
The Callisto Protocol İnceleme

Daha Yeni Gelmiştik?

The Callisto Protocol incelemesini yapmadan önce aldığım notlarda yer alan bir şey ile devam edeceğim. Efendim biz bu hapishaneye ensemizle çiple yerleştirildikten hemen sonra hapishanede olaylar çıkıyor. “Lan daha yeni geldik, neler oluyor?” demeye kalmadan oyun bizden kaçmamızı istiyor.

Odamızın kapısı açılıyor ve başlıyoruz kaçmaya. Fakat o da ne? Karşımızda zombi gibi yaratıklar var. Aslında tam olarak zombi de diyebiliriz ama uzayda olanlarından. Bu ölmeyi unutmuş yaratıklar bizi görünce hemen atak çekiyorlar. Olayımız onları öldürmek. Bu sırada oyun bize nasıl dodgelanır (yana kaçma) onu öğretiyor. The Callisto Protocol incelemesi içerisindeki ikinci olumsuz yorumum da burada olacak. Kardeşim dodgelamayı öğretiyorsun ama mekanikleri üzerine biraz düşse miydiniz acaba? Çünkü çok iyi çalışmıyor. Hadi ben beceremedim diyelim ama bu kısımda oyunu hemen durdurup ülkemizin dodgelamadaki medar-ı iftiharı Pintipandayı izlemey karar verdim. Çünkü o da bu oyunu oynuyordu ve mutlaka videolarında yer vermiş olmalıydı. Buldum ve izledim. Sorun bende değil oyundaymış çünkü Tuna Akşen de bu kısımda zorluklar yaşamış

Bu yaratıkları öldürmek aslında o kadar da zor değil. Ama dikkat etmek gerek çünkü sağlık barınız azsa o zaman bir vuruyorlar, işte o anda Allahımızı kaybedip peygamberimizi arıyoruz. Ben dodgelama konusunda biraz inat ettiğim için birkaç kez öldüm tabi. Ama dodgelamak yerine doğru zamanda atağa geçince daha başarılı sonuçlar elde ettim.

zombi oyunları

Yeni Dostluklar Başlıyor

Kaçarken virane olmuş, yanan koridorlarda ilerliyoruz. Bu az önce bahsettiğim yaratık arkadaşlar bir anda ortaya çıkıyor. Yani jumpscare durumu için hazırlıklı olun. Ama The Callisto Protocol incelemesindeki bir olumsuz puan da buraya geliyor. Tamam kardeşim, bu tarz oyunlarda alıştık jumpscare olaylarına ama zırt pırt yapınca tadı kalmıyor. Onu böyle ara ara yapacaksın ki oyuncu ne zaman ne olacağını kestiremeyecek. Ama The Callisto Protocol oynarken bir süre sonra nereden ne çıkacağını az çok tahmin edebiliyorsunuz. Neyse, bu çok ürkütücü olmayan yaratıklar sağdan soldan çıkarken sonunda adam akıllı bir insana denk geliyoruz. Adı Elias.

Senelerdir bu hapishanede olduğunu ve onu özgür bırakırsak bize yardım edeceğini söylüyor. Güvenmekten başka şansı olmayan Jacob “Tamam o zaman ben şalteri indirip geliyorum” diyor. Elias’a yardım etmek için güvenlik odasına gidiyoruz. Tabi arada loot yapmayı da eksik etmiyoruz ama The Callisto Protocol incelemesi içinde buna ayrıca değineceğim. Güvenlik odasına gittiğimizde işimizi hallediyoruz. Sonra Elias bina içerisindeki telsizleri kullanarak bize yardımcı oluyor. Oraya git buraya git derken bizi resmen oyunun başında bizi tutuklayan Yüzbaşının yanına kadar gönderiyor. Yüzbaşı bizi biraz tartakladıktan sonra aklımızı kullanıp kendisini kolay bir şekilde sonsuzluğa doğru uğurluyoruz. Bu aşamada da şunu öğreniyoruz. Biz hapishaneye geldiğimiz anda bu olaylar patlak veriyor ve hapishane müdürü Warden Cole bizi ne olursa olsun canlı istiyor!

Oyunun bundan sonraki kısımlarında hikayeden bahsetmeyeceğim. Bu yazdığım kısımlar aşağı yukarı 1 saatlik oynayışa tekabül ediyor. Ama ilerisini anlatırsam çok spoiler olur. O yüzden biraz daha oynanışa, grafiklere ve teknik detaylara geçiyorum.

the callisto protocol tam çözüm
The Callisto Protocol İnceleme

Görsel Detaylar Muazzam

The Callisto Porotocol incelemesi içerisinde geldik oyunun görsel detaylarına. Bana kalırsa oyunun görsel detayları muazzam. İçerisinde bulunduğumuz atmosfer en ince detaylarına kadar işlenmiş. Oldukça gerçekçi duruyor. Renk paleti de çok iyi seçilmiş. Yani iyi bir ekran kartınız varsa ya da oyunu PlayStation 5 üzerinden oynuyorsanız oldukça kusursuz grafiklerle gözleriniz bayram edecek.

Görsel detaylarda neredeyse her şey kusursuz diyebilirim. Ama The Callisto Protocol incelemesine olumsuz olarak gördüğüm şeyleri serpiştirmeye devam ediyorum. Sıradaki olumsuzluk çok rahatsız edici olmasa da bu kadar detaya önem veren bir oyunda göze batmıyor değil. Hemen oyunun başında fark ettim bunu. Jacob sırtına astığı silahıyla ilerlerken karşısına bir yaratık çıktığı zaman siz vurmak istediğiniz zaman silahını çekmiyor. Yani çekiyor ama animasyonu yok. Sırtınızdaki silahı elinizle tuttuğunuzu görmeden yaratığa vurmaya başlıyorsunuz. Bence çok iyi olmamış. Bunu bir güncelleme ile düzeltebilirler.

Güncelleme demişken oyunu oynayan birçok kişi oyunun çok takıldığından bahsetmiş. Evet, oyun ilk çıktığında oyun içerisinde çok takılıyordu. İlk aşamada bende mi sorun var diye düşünmedim değil. Sonra yabancı forumlarda biraz gezindim ve ecnebilerin de bu soruna sahip olduklarını gördüm. Artık yalnız değildim! Sonra bizim gibi oyuncuların feryatlarını duyan firma bir güncelleme yayınladı ve bu sorunlar ortadan kalktı. O nedenle The Callipso Protocol incelemesi içerisinde bu kısmı olumsuz not olarak eklemiyorum. Her yeni çıkan oyunda yaşanabilecek bir durum.

Hadi Ama Biraz Hızlı Olsana!

Oyunda yönettiğimiz Jacob karakterinin hareketleri biraz hantal kalmış. Yani böyle aksiyon dolu oyunlarda alışmışız karakterlerin hızlı hızlı hareket etmesine. Mesela Call of Duty Modern Warfare II’deki Ghost’u hatırlayın. Yiğidim hiç öyle miydi? Yaldır yaldır gidiyordu. Ama Jacob sakatlandı mı ne oldu bilmiyorum ama çok hantal.

Aslında The Callisto Protocol incelemesinde bu konuyu iki yönlü olarak ele almalıyız. Birincisi evet Jacob biraz hantal. Fakat bir durum daha söz konusu. Taşıdığı envanterin ağırlığı da Jacob’ın ilerleyiş hızını etkiliyor. Hafif silahlar ile daha hızlı ilerlerken ağır silahlarda daha da ağır kalabiliyor. Ama hızlı dedim diye Ghost aklınıza gelmesin. Onun kadar değil. Kendince hızlı. Keşke oyunun geliştiricileri biraz daha hızlı hareket etmesi için izin verselerdi kendisine.

Bu arada ekipman ağırlıkları ciddi anlamda önemli. Sadece hareket hızınızı etkilemiyor. Aynı zamanda staminayı da etkiliyor. Yani silah seçimlerinde çok dikkatli olmalısınız. Bunu da dedikten sonra silah skalasına değinmeden olmaz. Çünkü The Callisto Protocol incelemesinde değinmek istediğim bir olumsuz kısım da bu. Ben bu tarz oyundan çok silah çeşidi beklerken oyun bana resmen hadi git kumda oyna dercesine çok az silah veriyor. Yani silah yelpazesi çok kısır. Bunun daha geliştirilebilir düzeyde olması gerekiyordu bence.

the callisto protocol indir
The Callisto Protocol İnceleme

Oyun İyi mi Kötü mü?

The Callisto Protocol incelemesini buraya kadar okuduysanız kafanız birazcık karışmış olabilir. Çünkü bir yandan oyunu överken bir yandan da eleştirilerimi yaptım. Peki The Callisto Protcol iyi mi yoksa kötü mü?

İşin aslı farklı başlıklar altında değerlendirmek daha doğru olacak. Örneğin grafikler çok güzel, animasyonlarda sıkıntı var. Hikayesi çok güzel ama biraz yavaş akıyor. Silahlar çok güzel ama sayısı yetersiz. Yani dengeli bir politika izlemiş gibi. Ama maalesef ki bu oyun eleştirmenlerinin pek hoşuna gitmemiş gibi. Çünkü Metacritic üzerinde sadece 72 puan alabilmiş.

The Callisto Protocol incelemesi içerisinde elbette bende MagniGame adına kendi puanlarımı vereceğim. Aşağıda puanlarımı görebilirsiniz. Açıklamalarını da buraya yazıyorum.

Öncelikle grafikler tekrar söylüyorum muhteşem. İçine çeken bir atmosfere sahip. Özenle hazırlandığı çok belli. Animasyonlardaki kısıntılardan kaynaklı tabi ki birazcık puan kırmak gerekiyor. Hikaye aslında çok güzel başlıyor fakat sonra yavan bir şekilde ilerliyor. Dead Space öncesined iyi geldi ama yine de tam olarak yeterli olmadı diyebilirim. Böyle bir oyunu arıyorduk ama tam olarak aradığımızı da bulamadık. Çünkü hikaye bazı kısımlarda çok yavaş ilerliyor. Daha sürükleyici olmasını beklerdim. Son olarak oynanış kısmından bahsetmek istiyorum. Oynanış maalesef ki mükemmel değil.

The Callisto Protocol incelemesinin en başında zaten dodgelamak ile ilgili kısmında belirttim. Olmuyor, yapılmıyor. Yani mekanikler kısmında biraz sıkıntı var ama onun haricinde çok da sorunlu değil. Çok ucuz olmayan bu oyun için şunu söyleyebilirim, oyun satın alınabilir fakat çok büyük beklenti içerisinde de olmayın. Ben beklentimi yüksek tuttuğum için The Callisto Protocol incelemesi beklediğim tadı vermedi. PlayStation sahipleri için söylüyorum, bu mu yoksa God of War Ragnarok mu derseniz gözünüz kapalı God of War Ragnarok’u alın derim ve The Callisto Protocol incelemesine puanlarımı vererek son noktayı koyarım.

Senelerce oyun oynadım, dergilerde ve başka sitelerde yazdım. Artık kendi deneyimlerimi ve kendi düşüncelerimi özgürce aktarabileceğim MagniGame isimli siteyi oluşturdum. Artık burada beraberiz ve özgürüz!